Biraz geç te olsa 2. Günümüzü anlattım.
Kapadokya'daki ikinci günümüzü gerçekten dolu dolu geçirdik. Herşeyi yapmak isterken diğer günlere bir şey bırakmadık diyebilirim. Öncelikle ertesi gün sabah erken kalkıp balon izlemeye gitmek için, en güzel yeri aradık. Her gittiğimiz yerde burası güzelmiş buraya gelelim diye düşündük. Kapadokya'nın neredeyse her yerinden balonları izlemek mümkün. Onun için bulduğumuz mekanı daha sonra söyleyeceğim.
Daha sonra Göreme Açık Hava Müzesine gittik. Giriş ücreti müzekartı olmayanlar için 30 TL, müzekartı olmayanlar girişteki gişelerden 50 TL karşılığında alabiliyorlar. Bizde burada olmasa bile başka yerlerde kullanırız diye bana aldık. Eşimin kredi kartı İş Bankası Maximun kart olduğu için, onu müzekart olarak kullanabiliyor. Müzeye geçersek, içeride kilise dedikleri odacıklar var, odacıkların bazılarında mezar yerleri bulunuyor. Oldukça büyük bir alan ama çoğunlukla aynı şekilde kiliseler var. Açıkçası Kapadokya'nın geneline oranla çok beğendiğimi söyleyemeyeğim. O yüzden çok ayrıntılı gezmedik.
Oradan Avanos'a geçip, tarihi taş köprü ve asma köprüden geçtik. İki köprünün de altından geçen Kızılırmak'ı izlemek, ırmakta yüzen ördekleri seyretmek çok güzeldi. Avanos'u Göreme'ye göre daha çok beğendiğimi söylemeliyim. Avanos, Göreme, Ürgüp ve Uçhisardan farklı bir dokuya sahip, sessiz bir kasaba olarak düşünebilirsiniz. Diğer taraflardaki peri bacaları ve mağaralar burada pek yok.
Oradan tabi ki hiç durmadan Uçhisar Kalesine geçtik. Uçhisar beldesinin en tepe noktasında bulunan, Kapadokya'nın neredeyse her yerinden görünebilen Uçhisar Kalesine çıkabilmek için o kadar çok merdiven çıktık ki, en yukarıda bacaklarımı hissetmediğimi hatırlıyorum. Kalenin en tepe noktasından bütün Kapadokya'yı görmek mümkün.
Uchisar Kalesinden çıktıktan sonra 17:00'de başlayacak atv turuna gitmeden önce biraz dinlenmek istedik. Atv turunu açık hava müzesi yoluna girmeden sağ tarafta kalan Kaya Travel'dan satın aldık. Burada arv turlarına genelde çiftler tercih ediyormuş gördüğüm kadarıyla ve çiftlerin çoğu balayı için gelmişler. Bizim satın aldığımız tur şirketi diğerlerine göre bi tık daha uygundu. Bizim katıldığımız sunset turu olarak geçen 17:00'dan 19:00'a kadar olan turdu. Bu turun fiyatı 2 kişi tek atv 120 TL'ye aldık, tek kişi 80 TL idi. Diğer şirketlerde 200 TL'ye varan fiyatlar vardı. Atv turlarının gün içinde de kullanım imkanı var ama atvyi alıp kafanıza göre kullanamıyorsunuz, yine bir rehber eşliğinde kullanabiliyorsunuz.
Buraya gelirken, etrafı gezmekten ziyade atv ve at turu yapmak en büyük isteğimizdi. Açıkçası Kapadokya'nın beni çok etkilediğini söyleyemiyeceğim. Ama atv turu gerçekten çok etkileyiciydi. Atv ile bir grup eşliğinde bütün vadileri gezebiliyorsunuz. Her vadide resim çekilmek için mola veriliyor. Bu turlara katılırken mutlaka kirlenmesinden ve toz olmasından korkmayacağınız kıyafetler giymenizi öneririm. Zaten her yer toz toprak ve çok hızlı bir şekilde açık bir araçta o toz toprağın arasından geçtiğiniz için her yeriniz tozdan bembeyaz oluyor. Biz at turu da yapmak istiyorduk fakat atv turu ile aynı güzergahta kullanıldığı için bir daha aynı yerleri görmektense başka yerlere gitmeyi düşündüğümüz için vazgeçtik.
Atv turundan sonra yetişebileceğimizi düşünüp saat 20:00'ye testi kebabı yemek için İnci Restoran'a rezervasyon yaptırmıştık. Fakat tur umduğumuzdan uzun sürdüğü ve otele gidip duş almamız gerektiği için rezervasyonumuzu 1 saat ertelemek durumunda kaldık. Otele gidip hazırlanıp direkt restorana geçtik, zaten kaldığımız otele çok yakındı. Restoran da buradaki oteller gibi mağara içerisindeydi. Biz testi kebabı yemek için gittiğimizden menüye bakmadık, ama menüde bir kaç seçenek daha vardı. Testi kebabının yanına restoran sahibinin kendi yaptığı kırmızı şaraptan söyledik. Çok lezzetli ve tatlı bir şaraptı. Bir şişe de hediye olarak bizimkilere aldık. Testi kebabı için fiyatlar hemen hemen aynı, 35-40 TL arasında. Biz 2 çorba, 2 testi kebabı ve 2 şişe şarap için 200 TL ödedik. Testi kebabı için yorum yapmam gerekirse, çok beğendiğimi söyleyemeyeceğim. Klasik et sotenin testi içinde pişirilmiş hali.
Kapadokyadaki 2. Günümüzde bu şekildeydi. Çoğu şeyi aynı güne sıkıştırdığımız için çok uzun bir yazı oldu. Keyifle okumanız dileğiyle.