Bir önceki yazının sonunda belirttiğim Dupnisa mağarasını bu yazımda anlatacağım. İlk bölüm zaten çok uzun olduğu için, bu kısmı ayrıca yazmak istedim. Bol resimli, az yazılı bir post olacak benden söylemesi.
Kırklareli’ne bağlı Demirköy’de
bulunan mağaraya İğneada’dan geliş yaklaşık 1 saat 30 dk sürüyor ve gelirken
ormanın içinden muhteşem yollardan geçiyorsunuz. Yolun sonunda turistik
eşyalar, sucuk ekmek ve gözleme satan yerler var. Onların arasından geçip
mağaranın girişine geliyorsunuz. Mağara giriş ücretli, yanlış hatırlamıyorsam
kişi başı 7,5 TL idi. Ücreti ödeyip kapıdan geçtiğinizde akan suyun üzerine
kurulmuş asma köprüden geçiyorsunuz ve manzara inanılmaz.Mağaranın içine
girdiğinizde nemli fakat serin bir hava çarpıyor yüzünüze. yıllar boyunca
suların akması ile oluşmuş oyuntular değişik şekiller ortaya çıkarmış. Mağaranın
uzunluğu yaklaşık 2 km kadar, yer yer merdiven inip çıkmanız gerekiyor. İlk
başta uzun gibi görünse de mağarada sağa sola bakmaktan çıkışa nasıl
geldiğinizi anlamıyorsunuz.
Mağaranın çıkışına geldiğinizde, mağaranın girişinden çok yüksekte
olduğunuzu görüyorsunuz. 3 katli bir mağara olduğu için merdiven çıka çıka
oldukça yükseğe çıkmış oluyorsunuz. Burada da yine ağaçların ve bitkilerin
arasında güzel bir yol yapılmış ve inerken merdiven indiğiniz için rahat
iniyorsunuz.Uzun ve biraz yorucu olsa da Trakya bölgesinde tek mağarayı görmek
için değer diye düşünüyorum. Yolunuz bu taraflara düşerse görmenizi tavsiye
ederim. Mağaradan resimlerle bu yazımı bitiriyorum. Okuduğunuz için teşekkürler
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder